Türkiye Cumhuriyetinin kurulması Türkçülük idealinin gerçekleşmesi demektir. Bu ideal bir Türk dehasının kudretiyle gerçek oldu.” 
(Yusuf Akçura /Türkçülüğün Manifestosu)

"Evvelce, Türkiye'de Türk milletinin hiçbir mevkii yoktu. Bugün, her hak Türk'ündür. Bu topraktaki hakimiyet Türk hakimiyetidir. Siyasette, kültürde, iktisatta hep Türk Halkı hakimdir. Bu kadar kat'i ve büyük inkilabı yapan zat, Türkçülüğün en büyük adamıdır. 
Çünkü düşünmek ve söylemek kolaydır. Fakat, yapmak ve bilhassa muvaffakiyetle neticelendirmek çok güçtür."
(Ziya Gökalp-Türkçülüğün Esasları)

TÜRKÇÜ DÜŞÜNCE sıradan bir fikir akımı değildir. Türkçü Düşünce; gerek düşüncede (teoride), gerekse uygulama da (pratikte) emperyalist işgale karşı (Kuvayı Milliye'yi) direnişi örgütleyen, Türk milletine öncülük ederek, verdikleri Türk Kurtuluş Savaşı ile Türk yurdunu emperyalist işgalden kurtaran, egemenliği tek bir adamdan ve hanedan ailesinden alarak ülkenin gerçek sahibi olan Türk Milletine veren, milli egemenliğe dayalı, tam bağımsız, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk'e özgü tek düşünce akımıdır. 

Bu açıdan bakıldığında; 
Türkiye Cumhuriyeti, Türkçü düşüncenin en büyük eseridir. 

Yine Türkçü Düşünce adamlarının fikirleri ile yetişen, kurtuluş savaşında Türk Milletine öncülük ve Başkomutanlık  ederek Türk Vatanını düşman işgalinden kurtaran, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Başbuğ ATATÜRK fikir ve düşünceleri, yaşam ve mücadelesi, Türk milletine bıraktığı eserleri ile Türkçü Düşüncenin yetiştirdiği; Türk milletinin bağrından çıkan asrımızın en Bilge kişisi, en Büyük Türk Komutanı, Türk Devlet adamı ve Türkiye Cumhuriyeti'mizin kurucu Atasıdır.

Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti, bu nedenle bizim açımızdan son derece önemlidir.

Fatih Mehmet Yiğit