"Adalet, iktidarın sopasıdır."
Fatih Mehmet Yiğit
CEHALET, İKTİDAR, ADALET İLİŞKİSİ ÜZERİNE:
"Cahil Toplumlarda Adalet: Ezenin (güçlü olanın) ezileni (zayıf olanı) kullanması ve ezilenin ezene hizmet etmesidir...Hak (adalet), ezen grup (iktidar sahipleri) tarafından belirlenir; ölçüsü de, ezen gruba yardım etmenin keyfiyetine bağlıdır...Ezen grup (iktidarı ele geçirenler), nimetlerini elde edince, kendisine en çok yardım edene (yandaşlarına) en büyük payı verir. Kazanç, şöhret ise; şöhretin en büyüğünü, mal ise; malın en çoğunu yardım edenlere dağıtır... Cahil halk, kendi anlayışına göre, bunu da tabiî adâlet olarak kabul eder."
*870 yılında Kazakistan Farab'da doğan Türk bilim insanı Farabî (Ebû Nasr Muhammed b. Muhammed b. Tarhan b. Uzluğ el-Fârâbî et-Türkî) Batı′da Alpharabius adıyla tanınır ve Aristodan sonra ikinci öğretmen olarak bilinir.Mantık biliminin kurucusudur. Aynı zamanda gökbilimci, mantıkçı ve müzisyendir. Yaşadığı sürece Türk kıyafeti giymiştir. Arapça ve farsçanın haricinde, Uygur Türklerince kullanılan soğdcada eserler yazdığı, Türk Burkancılığından etkilendiği, 70'e yakın yabancı dili bildiği rivayet edilmektedir.
Sokrates ve Platon'un öğretisini geliştirerek batı medeniyetine düşünmeyi ve mantığı Farabi öğretmiştir dersek yeri var. Farabi: "Evrensel dil, düşüncenin dilidir hangi bilimle uğraşırsak uğraşalım düşüncenin temel yasalarını (Mantık bilimini) bilmek zorundayız" Demiştir.
Türk Bilim insanı Farabi, Modern Mantık Biliminin kurucusu olduğu gibi Sokrates ve Platon'un öğretisini geliştirmiş, Platon'un dile getirdiği Demokrasi rejiminin cahil toplumlarda otokrasi ve despotizme yol açacağı görüşünden hareketle "Erdemli Demokrasi" prensibini ortaya atmış ve "Erdemliler Şehri" adlı eserinde ideal toplumun "akıl ve bilim" yolunu takip ederek erdemli bir toplum olması gerektiğini, toplumların doğru düşünceyi mantık yolu ile kavrayacaklarını ifade etmiştir.
İşin ilginç yanı Cumhuriyetimizin kurucusu, Atatürk'te cahil toplumlarda ilerlemenin kaydedilemeyeceğini, oluşacak adaletsizliğin ülkede çöküş meydana getireceğini, toplumun akıl ve bilimle, devletin ise ancak adaletle ayakta durabileceğini şu sözlerle ifade etmiştir:
“Yaşamda en gerçek yol gösterici; Bilimdir."
"Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da milleti esaret ve sefalete terk eder.”
“Milleti kendi benliğine sahip yapmayan, milleti asırlarca kendi hakkında gafil bulunduran hep bu cehalettir. Hükümdarların, şunun, bunun, milleti esir gibi, köle gibi kullanmaları, bütün vatanı kendi özel mülkleri gibi düşünmeleri, hep milletin bu bilgisizliğinden istifade edilmek sayesinde idi. Gerçek kurtuluşu istiyorsak, herşeyden evvel, bütün kuvvetimiz, bütün süratimizle bu cehaleti ortadan kaldırmaya mecburuz...Yenilmesi gereken en büyük düşman, cehalettir...Halkını cehalet ile sefalete teslim eden yöneticiler yok olmaya; cehalet ve sefalete sürükleyen yöneticileri seçen halk ise köle olmaya mahkumdur.”
“Herhalde Dünyada bir hak vardır. Ve Hak kuvvetin üstündedir.”
"Güçlünün karşısında zayıf kimse sesi titremeden konuşamıyorsa o toplumda medeniyetten söz edemeyiz."
"Adalet Mülkün Temelidir."
(ATATÜRK)
Fatih Mehmet Yiğit
Yorumlar
Yorum Gönder