"Alem büyük insandır; insan küçük alemdir.”
(Türk Bilge Filozof Farabi)
***
Her neye bakarsan kendi yüzündür,
Kimde ne görürsen kendi özündür. . .
(Yunus Emre )
***
Sendedür cümle ‘âlemün varlıgı
Cümlenün sensin yazılan yarlıgı
Kâ’inatda ne ki vardur sende var
Anda ki var dirler ol hem sende var
Ulu Türk Ozan 
Kaygusuz Abdal 
***
Onsekizbin alemi, bir zerrede görmüşem... 
(Muhiddin Abdal)
***
Kainatta bir zerreyim
Ben kendimi bilmez miyim
Zerre içinde zerreyim
Ben kendimi bilmez miyim
Kâinatın aynasıyım
Madem ki ben bir insanım
Hakkın varlık deryasıyım
Madem ki ben bir insanım
(Aşık Daimi)
***
Bedenin herhangi bir atomunda bulunan elektron bir gezegen gibidir. Üçüncü elektronda bulunan evlerinden dışarı bakan canlı varlıklar, tıpkı Yeryüzü'nden yıldızları görmek için gökyüzüne bakan insanlar gibi insan bedenini yıldızlar olarak görürler. Yukarısı nasılsa aşağısı da öyledir. Evren, kendisinin daha küçük temsilcileri olan insanda kendisini yansıtır. İnsan bedenini ve gezegenleri de aynı kimyasal ve fiziksel kanunlar etkiler...
(Don Miguel Ruiz &Marry Carroll Nelson)


”İnsan, cümle yaradılmışın aynasıdır... Cemi (bütün) eşyanın hakikatı âlem-i âdemdir ve âdemin hakikatı Hakk’tır. İnsanın vücudu bir şehir gibidir; Ateş, Su, Toprak ve Yel gibi dört türlü nesneden; kemik, sinir damar, deri, ilik, et, kan, yağ ve kıl gibi dokuz cevherden oluşmuştur... Yedi kat yerler vücudumdur, sular damarımdır, gökler çadırımdır, arş seyranımdır, çarh devranımdır, yıldızlar meşalemdir... Gece ermişlik, gündüz nebilı'ktir. İlkbahar doğmak, sonbahar ölmek; sağlık gülbahçesinde olmak, hastalık karanlıkta kalmaktır... Bütün kâinat (altı bini nebâta -bı'tkilere-, altı bini hayvanata, altı bini insana ait olan, birbirinden ayrı olmayan ve Tanrı ile kuşatılan bu onsekizbin âlem) insanın vücudundadır, özündedir. Bunları dilimiz ve elimizle rencide etme-meIiyı'z, incitmemelı'yiz. Çünkü onlar rencide olursa, Tanrı da renci-de olur...” 
Kaygusuz Abdal 


Kelebek etkisi...
Bizler Dünyanın hakimi değil, yaşadığımız Dünyanın bir parçasıyız.
İnsan olmanın yolu Doğa ve Canlılarla dost olmaktan, onlara saygı duymaktan, onları korumaktan, onların biz insanlara Tanrı'nın birer emaneti olduğunu kavramaktan geçer.
Onlar var olduğunda bizlerde var olur, onlar yok olduğunda ise bizlerde yok oluruz...
Onlar bizim canlarımız, canlarımıza sahip çıkalım, onlarında yaşamsal haklara sahip olduğunu unutmayalım...
Atalarımızın dediği gibi; ağaç dik, yeşili koru, doğa ve çevreyi kirletme, canlıları öldürme, Gökçadırın altında esenlikle yaşa...
Fatih Mehmet Yiğit


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar