CEHALETİN İKTİDARI: ŞAMLI VE KÜFELİ'NİN HİKAYESİ...

Hz. Ali, Küfe halkının kendisini lider olarak seçmesiyle yönetime geçtiğinde sade yaşar, lüks ve israfa önem vermez, taraf tutmaz, adaletle hükmeder, halkı ezmez ve ilme değer verirdi. Ancak halk, onun kıymetini pek bilmezdi. Diğer yandan, Hz. Ali'nin siyasi rakibi Şam valisi Muaviye ise lüks içinde yaşar, saraylar yaptırır, halkı ezer, adalet gözetmez, halkı cahil bırakır ve ilme değer vermezdi. Muaviye, cahil kalabalıkları yönetmenin daha kolay olduğunu bilirdi.

Kufe şehri Hz. Ali'nin taraftarıyken, Şam vilayeti de Muaviye'nin taraftarıydı. Bir gün, Kufeli bir tüccar Şam sokaklarında devesiyle dolaşırken, çıkarcı bir Şamlı Kufeli'ye musallat olur ve "Bu dişi deve benim" der.

Bu duruma şaşıran Kufeli, "Bu deve benim ve ayrıca dişi değil, erkektir" der. Tartışma büyür ve sonunda iş Şam Valisi Muaviye'ye intikal eder.

Muaviye, kalabalığın toplandığı meydanda her iki tarafı göstermelik olarak dinler ve "Bu dişi deve Şamlının" diye karar verir. Toplanan cahil halk da "Muaviye ne derse doğrudur. Bu dişi deve Şamlının" diyerek Muaviye'nin haksız kararını destekler.

Muaviye, şaşkın halde olan Kufeli'yi yanına çağırır ve kulağına şunları söyler: "Ben de biliyorum, sen de biliyorsun ki; bu deve Şamlı'nın değil senindir ve deve dişi değil erkektir ama Şam'da ben ne dersem o olur. Kimse devenin erkek olduğunu görmez, ben 'dişi' dersem öyle görür ve öyle bilir. Şimdi Küfe'ye git ve Ali'ye gördüklerini anlat. Ona de ki: 'Muaviye'nin erkek deveyi 'dişi' deveden ayıramayacak on binlerce taraftarı var. Ali davasından vazgeçsin.'"

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar