HUN/NART BOYU TÜRK MİTOLOJİSİNDE BİG BANG GENİŞLEYEN EVREN VE YILDIZLARIN YARATILIŞI:


"Eski eski, çok eski zamanlarda 

Tanrı'nın tepesinde olduğu dokuz-gökte 

Bir duman topağı yaşarmış,

Kendi başına yüzer-uçarmış, 

Kızdığı zaman gökleri birbirine katarmış, 

Göbeğinden de durmadan dönermiş, 

Üçten dokuza çoğaltır genişlermiş, 

Küçük dumanları durmadan avlarmış 

İçine yutarmış . - Öyle de duman, bir zaman, kocaman 

Ana Duman'a dönüşmüştü.

Az mı oldu ... Çok mu oldu ... 

Ana Duman büyük oldu, 

Kenarından parça parça dumanları atar oldu 

Parçalar da sarma sarma kendi yolun tutar oldu. 

Parçalara bilgi gerek 

Toplandılar örek örek, 

Kızıştılar, tartıştılar, 

Yarış yarış koşuştular, 

Büyüklere yapıştılar. 

Akın akın toplandılar, 

Nefes nefes konuştular, 

Göğüs göğüs çatıştılar, 

Yavaş yavaş barıştılar ... 

Tek başına asılan da, 

Toplu fikri paylaşan da, 

Kaçıp giden, geri dönen. 

Küsen, üzgün, pişman olan 

En sonunda sarmaş- dolaş barıştı 

Tengri'ye gidmek kararlaştı. 

Az mı gitti ... Çok mu gitti ... 

Duman parçalar dokuz gökün tepesine ulaştı. 

Ulaştı da ne yaptı? ..

Onları güneş ışını çarptı. .. 

Duman toplar şaşırıp durdu 

Göbeğinden yanar oldu, 

Bedeninden titir titir titrer oldu, 

Alev alev yanar olup zedelendi ... 

Etrafından güneş ışınlar bunu sardı, 

Üzerisin çize çize iz yaptı, 

Bedenine alevlerden öz attı, 

Vura vura karan gibi kör etti 

Çevire çevire hortum rüzgarı gibi direk etti. 

Çok mu sürdü ... Az mı sürdü ... 

Etraf ışığa büründü 

Tengri ışığı Duman topları çarptı, 

Her çarpıtığı da yanar yıldız oldu. 

Oldu da nereye gitti? 

Tengri'nin gönderdiği yere gitti. 

Öyle de Büyük Tengri karanlığı Aydınlık etti."


"TÜRKOLOJİ MAKALELERİ" 

Fatih Mehmet Yiğit



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar