YENİSEY YAZITLARINDAN TÜRK MİLLETİNE ÖĞÜTLER VE TURAN :
II/10 minusinsk yazıtı (1.yüz)
Katlan halkım,
Katlan!
Orunum sizler için.
Kutsal yerim sizler için.
Öz İl'im sizler için.
Han'ım için,
Ay için,
Güneş için!
Yüz yiğit kandaşım,
Bin kahraman erim,
Halkım,
Budunum,
Katlanın!
(95/505)
II/26 elegeş yazıtı
(Hüseyin Namık Orkun'un “Eski Türk Yazıtları” adlı kitabındaki çalışmaya göre)
Dört ayaklı yılkım,
Sekiz ayaklı mallarım vardı.
Varsıldım,
Bunsuzdum,
Kaygusuzdum.
Çaldı kapımı ölüm,
Kandaşımdan ayrıldım,
Okluğumdan ayrıldım,
Atımdan ayrıldım,
Halkımdan ayrıldım.
Ve deee,
Boğuldum kederlere.
Lâkin,
Benim varlığım,
Fedâ olsun sizlere.
Ey aç kalan halkım!
Yalınayak halkım!
Dinleyin,
Katılın,
Birleşin!
Koruyun töreyi,
Ayrılmayın!
Ben,
Urungu Körüğ Tok'um;
Bilge Terkin'e
Kağan'ım,
Bey'im!
Kurt İl Han'ı, Alp Urungu.(****)
Altunlu okluğum belimde,
Henüz 39 yaşında.
Ne umar!
Kağan'ıma doymadım,
İl'ime doymadım,
Sizlere doymadım.
Öldüm.
Kök Tenğri'de güneşten,
Oğlum'dan,
Ece'mden,
Sizlerden ayrıldım.
(181/591)
II/26(a) Elegest yazıtı
(Prof. Dr. Talat Tekin'in çalışmasına göre)
Ey yuvamdaki(*****) Ece'lerim (küçük prenseslerim);
Ne yazık!
Ey oğullarım,
Ne acı!
Sizlerden ayrıldım.
Yüz er kandaşım,
Ki hepsi de ugan kişiydiler;
Ve dahi yüz adam,
Tam elli öküz ile,
Bengitaş getirdiler;
Başucuma dikiverdiler.
Masmavi Gök'ten ayrıldım,
Güneş'ten ayrıldım;
Ne acı!
Ne yazık!
Dünya'dan ayrıldım.
Ey Hân'ım,
Ey halkım,
Sizlere doymadım.
Ne acı!
Ne yazık!
Sizlerden ayrıldım.
Ben;
Körtle Han Alp Urungu!
Sekiz dokuzdu ki yaşım,
Altınlı okluğumu belime bağladım.
Erdemli olduğu için Bey babam,
Urungu Külüg Tok Bögü Terken'e baş oldum,
İktidara eriştim.
Ey halkım;
Çalışın!
Ülkeyi,
Yasaları,
Orduyu,
Koruyun,
Kollayın;
Elden çıkarmayın!
Ben dahi halkım için savaştım.
Düşman kırdım.
Erlik erdemim için,
Çeblig'te,
Tam sekiz kişinin üstesinden geldim!
Ölümüm,
Pars Yılı'nda oldu;
Ayrıldım.
Halkım için,
Çekip gideyim.
Ve artık,
Yapayalnız kalayım.
Mademki dert erişmiş bana,
Ölümüm değmiş cana,
Kalayım tek başıma!
Yaşamda,
Dört ayaklı hayvanlarım,
Ve dahi sekiz ayaklı malım mülküm çoktu.
Gam,
Keder,
Hiçbir kaygım yoktu.
Kandaşlarımdan ayrıldım.
Yakınlarımdan ayrıldım.
Ne acı!
Ne yazık!
Halkımdan ayrıldım!
"TURAN" İSMİNİN BULUNDUĞU GÖK-TÜRKÇE BARLIK YAZITI:
TURAN isminin kökeni, Şehname eserine dayandırılarak Farsça olduğu iddia edilse de gerçekte Turan ismi Öz Türkçe'dir. Turan ismi Yenisey Barlık yazıtlarında geçmektedir.
Günümüzde Gök/Kök-Türk, Kırgız ve Uygur Türkleri’nin ürünü olduğu kabul edilen (Kök Türk Yazıtları’ndan 250-300 yıl daha eski oldukları hesaplanan bu Yazıtın da içerisinde bulunduğu) Yenisey yazıtları Yenisey Irmağı yöresinde bulundukları için sözkonusu adı almışlardır. Aslında sayıları daha da çok olan böylesi yazıtlar, Tanganu dağlarından kaynaklanarak Baykal gölüne dökülen Orhon ırmağından Tuna nehrine, Türk Yakutistan’dan Gobi çölüne denli çok geniş bir bölgeye yayılarak oralardaki Türk kültür ve uygarlığının tapularını oluşturmaktadırlar. Gömüt taşlarına, yazılıkayalara ve türlü gereçlere yazılan 70 parçadan oluşan Yenisey Yazıtlar’ıysa işte bu büyük orman içindeki küçümen bir koruyu temsil eder. Çağlar ötesinden Türk adını ve Türk kimliğini bizlere taşıyan bu korunun tanınmasına ilişkin süreç ise ancak XVIII. yüzyılın birinci yarısında başlayabilmiştir.
TURAN ismi Barlık yazıtında şu şekilde geçmektedir:
Öz Yigen Alp TURAN’dır adım.
Altı Oğuz budunundan,
On üç yaşında ayrıldım.
Er’lik adına,
Daha yeni kavuşmuştum ki
Öldüm!
Beyliğimden oldum,
Sizlerden oldum…
Fatih Mehmet Yiğit
TÜRK BİLGELİĞİ kitabı



Yorumlar
Yorum Gönder