TÜRKİYENİN İLK YERLİ VE MİLLİ ELEKTRİKLİ ARAÇLARI NEDEN DESTEKLENMEDİ?

1- Türkiyenin %100 yerli ve milli elektirikli aracı 2012 yılında Hacettepe Ünivesitesi bünyesinde 12 Türk Mühendisinin 3 yıllık  çalışması sonucunda Türkiye'de milli yazılımla üretildi.

 Hacettepe Üniversitesi‘nin ürettiği  EVT S1 adlı elektrikli araç tamamıyla yerli yapımdı. Batarya 10 saat kullanım imkanı sunarken hızlı şarj ile 30 dakika da doldurulabiliyordu. EVT S1 1050 kg ağırlığında ve 141 beygir motor gücüne sahipti. EVT S1, 90km/s sabit hızla 300km mesafe kat edebiliyordu. Şasisinin yüksek dayanımlı alüminyum malzemeden imal edildiği aracın kaporta kısmı ise hafifliğinden ötürü fiber ve polimer malzemeden üretilmişti. 100 kilometrede yaklaşık 4 liralık elektrik tüketimi yapan araç, proje seri üretime geçerse Ankara-İstanbul seyahati 18 liraya mümkün kılacaktı.


0’dan 100’e 7.5 saniyede ulaşabilen EVT S1, 141 beygir motor gücüne ve 180 kilometrelik maksimum sürat değerine sahipti. Hızlı dolumda 30 dakikada, normal dolumda ise 10 saatte bataryasının tamamını doldurabilen araç 35 kW/saat batarya kapasitesiyle yaklaşık 300 kilometre yol alabiliyordu. Ancak ne hikmetse gerekli destek verilmediği için 2016 yılında projeye son verildi. 

http://www.evtmotor.com.tr/

2-ASELSAN, askeri alanda yaptığı çalışmalar sayesinde edindiği bilgileri de kullanarak Araç Kontrol ve Yönetim Sistemi, Araç Çekiş Sistemi, Şarj Sistemi, Araç ve Şebeke Entegrasyonu, Batarya Yönetim Sistemi gibi teknolojiler üzerine yoğunlaşıp bunları geliştirmeyi başardı. Daha sonra şirketin, TEMSA ile yaptığı anlaşma ile birlikte ortaya ilk yerli elektrikli otobüs 2015 yılında ortaya çıktı. Avenue EV olarak adlandırılan bu otobüs 2016 yılında kamuouyuna tanıtıldı.

Geçen süre zarfında ASELSAN, sistemleri geliştirme, test ve üretim faaliyetlerine odaklanırken; TEMSA da seri üretime hazır 9 metrelik MD9, 12 metrelik Avenue Electron ve Avenue EV olarak adlandırılan 3 farklı otobüsle seçeneklerini çeşitlendirdi. 

Avenue EV, hızlı şarj teknolojisi sayesinde 8 dakikada şarj olabiliyor ve tek bir şarjla 50-70 km arası yol gidebiliyordu. Bu sayede şehir içerisinde duraklar arasında yer alan istasyonlarda hızlı bir şekilde şarj olabilecek ve tekrar yola çıkmaya hazır olacaktı. İnternet erişimi, verimli ısıtma ve soğutma sistemleri gibi özelliklerle donatılan bir otobüstü

Maksimum 53 yolcu kapasitesine sahip olan Avenue EV, hem şehir içi ulaşım ihtiyacını karşılayacak hem de sıfır karbon salınımı sayesinde çevreyi de koruyor olacaktı. Bu yüzden de Türkiye'nin karbon emisyonunu azaltması ve enerji bağımlılığının azalması konusunda ihtiyaç duyulan bir üründü ancak TEMSA geçtiğimiz ay konkordato ilan etti. 

Şimdi soruyoruz İtalyanlara sipariş araç yaptıracağımıza bu iki %100 yerli ve milli Türkiye'de üretilen elektrikli araçlar neden desteklenmedi?

Türkçüler olarak çağrımız ısmarlama yabancı projelerle değil rüştünü ispat etmiş Türk üretimi bu iki milli projenin desteklenmesi ve geliştirilmesidir...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar