Kayıtlar

Şubat, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Resim
  Sana daha doyamadan Erken ayrıldın aramızdan Can Eriğim… Mekanın Cennet olsun Rahat uyu canım oğlum Fatih Mehmet Yiğit  Yaramaz,  Asi oğlum Seni çok özlüyorum  Babasının balası Aslan parçası ERİK
Resim
  “İlbeyi dedi ki: İyi iki türlüdür                                    Bunlardan biri doğrudan iyilik yolunu tutandır Biri anadan doğma iyidir Bak iyi olup doğru yolda yürür Bir diğerinin iyiliği ödünçtür Kötüye katılırsa kötülük yapar Doğuştan kötüdür bunlardan biri Bu insan ölmeyince arınmaz kiri Diğeri öykünerek kötü olur Arkadaşı iyiyse iyi olur Doğuştan iyiden hep iyilik gelir Dünya halkı ondan faydalanır Doğuştan kötünün yoktur ilacı Dünyaya beladır, halka acı Buna benzer bir Türkçe atasözü var Dinle, anla ve bunu özüne al İyilik ana sütüyle gelirse insana O insan ölünceye kadar yolundan dönmez Yaradılıştan gelen davranış Ölüm bozmadıkça bozulmazmış Ana karnında oluşan yaradılış Kara yer altında biter artık Eğer iyinin arkadaşı kötü olursa Kötü huylu olur o kötünün arkadaşı da Kötü iyinin olursa arkadaşı Bulur tüm iyiliklere ışığı İyi ya da kötü yolda olmanın bir nedeni de Arkadaşlık kur...
Resim
  Memleket perişan  Millet perişan  Ne hal bilen var? Ne de halden anlayan Ne kaderdir, ne de alınyazısı? Cehalettir, yüzümüzün karası  Yaşarken öldürmek, cinayettir  Günaha kefaret değil, kan parası Fatih Mehmet Yiğit 
Resim
  Deprem mi geçirdin, talan mı gördün? Kanlı haydutlara haraç mı verdin? - Obaların, ocakların nerede? (Abdurrahim Karakoç) Depremi de, yangını da, talanı da, yalanı da, haramı da, haramiyi de gördük. Yaşarken öldük. "Yaşam, çok zalim bir öğretmendir. Önce sınav yapar, sonra dersi verir." Unutma! Sen ders almadıkça, ders devam eder... (Bilge Kam Sözü) Öğrenmenin en zor olanı; tercübe ederek, acı çekerek öğrenmektir. Toplumsal öğrenme de ise; bu acı katlanarak çoğalır ve tüm kitleye yayılır. Toplumsal çöküş ve yıkım kaçınılmaz olur. Herşey üzerine yıkılır, göçük altında cançekişir durursun, kısırdöngü süregide devam eder... Taaki akıllanıncaya, cendereden kurtuluncaya, zincirlerini kırıncaya, özgürlüğünü kazanıncaya kadar. Fatih Mehmet Yiğit