Kayıtlar

Resim
  "Hunlar önemli işlere girişmeden önce yıldızları ve ayı gözlemlerler; ay doluyken (Dolunayda) saldırır ve savaşırlar, ay zayıflarken geri çekilirler." Sima Qian'ın "Shiji" (史記) Eseri (MÖ 109-91)
Resim
  VATAN YOLU  (Ülkü, Vatan, Türk) Ben çilekeş bir bağrın, mert bir yüreğiyim Ben mazlumhane bir kahrın, biçare düşkünüyüm Ben zalimkar bir asrın, solduramadığı gülüyüm Ve ben çağlar boyu yaşanan, bir sevdanın adıyım ... Sen yok olmuş sevdaların, sönmeyen ateşisin Sen mavzer çığlıklarının, barut kokususun Sen Şehit analarının, gözyaşlarısın Ve sen bağrımıza saplanan hançerin, dinmeyen acısısın ... O dumanlı dağların, yalnız kurdu O kara bulutların, şimşek pırıltısı O çağlara yenilmeyen, savaşçı yüreği Ve o asra mühür vuran, mazlumların sesi... Fatih Mehmet Yiğit
Resim
  (OD)ATEŞ, (YEL)HAVA, SU, (YER) TOPRAK "Üçi ot, üçi suv, üçi boldi yil, "Üçi boldi toprak, ajun boldi il". "Üçü ateş, üçü su, üçü oldu yel, "Üçü oldu toprak, dünya oldu il". (Kutadgu-Bilig) Bir zamanlar Tanrı Dağının eteklerinde; Ateş, Su, Hava ve Toprak dört kız kardeş vardı. Her biri kendi ülkesini yönetiyor ve birbirlerine büyük saygı duyuyorlardı. Ateş, enerji ve tutkunun sembolüydü. Parlak alevleriyle ışık ve sıcaklık saçıyordu. "Benim gücümle demir eritilir, yemek pişirilir," diyordu gururla. Su ise hayatın kaynağıydı. Akışkanlığı ve uyum yeteneğiyle her yere nüfuz edebiliyordu. "Ben olmadan hiçbir canlı yaşayamaz, " diyerek önemini vurguluyordu. Hava, özgürlüğün ve hareketin temsilcisiydi. Her yere serbestçe yayılıyor ve canlılara nefes veriyordu. "Benim esintim olmadan dünya durgunlaşır, diyerek etrafına rüzgârlar gönderiyordu. Toprak ise sabitlik ve bereketin simgesiydi. Üzerinde her türlü bitki büyüyebiliyor ve canlılar ...
Resim
  -CENDERE- Gak desen kelepçe Guk desen kodese Türk desen, çullanırlar üstüne Cendere üstüne cendere, Türk'e işkence Özgürlük desen, ne gezer? Dışarı içeriden, İçeri dışarıdan beter Hep güçlüden yana, garibanı ezerler. Cendere üstüne cendere, Türk'e işkence Arabı sever, paraya taparlar. Kaçağı besler, Türk'e hor bakarlar. Öz yurdunda esir eder, seni yaşatmazlar.  Cendere üstüne cendere, Türk'e işkence Din afyonuyla, Milleti uyutun ha. Yalan söyleyin, Türk uyanmasın ha. Zincirle sıkı bağlayın, bırakmayın ha. Cendere üstüne cendere, Türk'e işkence  Cennet nere, cehennem nere? Zalimler, zebaniler her yerde Türk'e ateşten gömlek, öz elinde Cendere üstüne cendere, Türk'e işkence  Fatih Mehmet Yiğit
Resim
  ÇİN KAYNAKLARINDA HUNLAR VE GÖKTÜRKLERİN ATALARI OLARAK GEÇEN İSKİT SAKA TÜRKLERİ HAKKINDAKİ BİLGİLER: Çin kaynaklarında "Sai ırkı" (塞種, Sài zhǒng) olarak geçen Sakalar ve onların ataları olduğu iddia edilen "Yun soyundan gelen Rong'lar" (允姓之戎, Yǔn xìng zhī Róng) hakkındaki bilgiler, özellikle de onların kökeni ve batıya göçleriyle ilgili olanlar, Orta Asya tarihinin en önemli parçalarından birini oluşturur. Bu konudaki temel Çin kayıtları, orijinal metinler, transliterasyonları ve detaylı açıklamaları şu şekildedir: 1. Ana Kaynak: Sakaların Kökeni ve Göçü · Çince Kaynak: 《汉书》 (Hàn Shū) - "Han Kitabı", Ban Gu, MS 1. yüzyıl. · İlgili Bölüm: 《西域传》 (Xīyù Zhuàn) - "Batı Bölgelerinin Kayıtları" Bu, konuyla ilgili en net ve en önemli kayıttır. Orijinal Çince Metin: 塞種本允姓之戎,世居敦煌。為月氏迫逐,遂往蔥嶺南奔。 Transliterasyon (Pinyin): Sài zhǒng běn Yǔn xìng zhī Róng, shì jū Dūnhuáng. Wèi Yuèzhī pòzhú, suì wǎng Cōnglǐng nán bēn. Türkçe Çeviri: "Sai ırkı (Sakal...
Resim
Görmek için bakmalısın Duymak için dinlemelisin  Konuşmak için düşünmelisin Kavramak için anlamalısın  Başarmak için çalışmalısın Yaşamak için savaşmalısın “İyi ve erdemli bir insan” olmalısın. Fatih Mehmet Yiğit
Resim
  -BUGÜN EFKARIM VAR- Bugün; efkarım var Öfkem dağlar kadar Cehennemler tutuşur  Yüreğimde; Kim dokunsa yanar... Geceler suskun, yıldızlar küskün   Ay bile saklanmış bulutların ardına   Adını andığım her an   Bir kor düşer içime  Bir yangın başlar yüreğimde   Gözlerin gelir aklıma,   Bir çığlık gibi sessiz   Bir dua gibi yarım   Ne zaman unuturum seni?   Belki hiç… belki her gün yeniden hatırlarım   Yollar yürünmez, zaman geçmez   Kalbim bir harabe, seninle dolu   Her nefesim içimi acıtır   Her susuşum seni anlatır   Kaç kere öldüm,  Kaç kere dirildim ben Kaç kere söküldüm yüreğimden Bir seni söküp atamadım kalbimden… Fatih Mehmet Yiğit