Kayıtlar

Resim
  GÖK-TÜRK BİLGE KAĞAN YAZITINDA GEÇEN TÜRK YÖNETİCİSİNDE BULUNMASI GEREKEN TEMEL ÖZELLİKLER: -BİLGE OLMAK: Akıl ve Bilim yolunu takip etmek, stratejik zekaya sahip olmak, uyanık olmak. -ALP OLMAK: Savaş sanatını bilmek, iyi bir savaşçı, mücadeleci ve güçlü olmak. -TÖRELİ OLMAK: Adil yani Tüzeli olmak; adaletle hükmetmek, Töreden ayrılmamak. -BUDUNCU OLMAK: Halkçı olmak. Ulusu ve Ülkesi için yorulmadan, usanmadan özveri ile çalışmak, yoksul milleti bay/zengin, güçsüz milleti güçlü kılmak. Sosyal refahı ve barışı temin etmek. Türk Vatanını düşman işgalinden kurtaran, Türkiye Cumhuriyetimizi kuran, Türklerin büyük Atası, Başbuğ Atatürk bu dört özelliğe sahip Bilge bir lider, öncü ve önderdir. *** BİLGE KAĞAN YAZITINDAN: Üstte Kök Tenri (Gökyüzü), altta yağız yer kılındığında ikisi arasında kişi oğlu kılınmış(yaratılmış), kişi oğlunun da üzerine eçüm, apam Bumin Kağan, İstemi Kağan oturmuş. Oturup da Türk bodunun ilini, töresini tutu vermiş, [düzen] edi vermiş. Dört bolung hep yağı imiş.
Resim
  Memleketteki bilgisizliği kesinlikle gidermelidir. Bunu yapmak zorundayız. Hepimizin esenliği için bunu yapacağız. Yazık ki, memlekette bilenler azınlığı oluşturuyor. Hepimizin kişisel mutluluğu, çoğunluğun yaşam ve mutluluğuyla mümkündür. Eğer çoğunluk, yani memleket ve millet mutlu ve bayındır olmazsa beş, on kişinin mutluluğundan ne çıkar? Bir memleketteki azınlık, eğer çıkarını çoğunluğun bilgisizliğinde ararsa genel felâket kaçınılmazdır. ATATÜRK  1923 (Gazi ve İnkılâp, Mahmut Soydan, Milliyet gazetesi, 9.1.1930)
Resim
  TÜRK TÖRESİ GEREĞİ; YÖNETİCİLER DAİMA ULUSUNU DÜŞÜNMELİ, ADİL OLMALI, ULUSUNUN MUTLULUK, REFAH VE ZENGİNLİĞİ İÇİN ÇALIŞMALIDIR.  Bey zahmet çekip memleketi tanzim ederse (ülke ve halkı için çalışırsa, adil kanunlar uygularsa, sosyal adaleti sağlarsa) halk kendi kendine zenginleşir. Halk zenginleşirse beyin her arzusu yerine gelir. Ey devletli hükümdar, kuldan fakir adını kaldıramayan nasıl bey olur. Kutadgu Bilig Türk Bilge Yûsuf Hâs Hâcib *** İlimizin Beyi Kutlu olsun evi Şad olsun günü Uzun olsun ömrü İl yoksulunu savundu Çıplağı giydirdi, açı doyurdu Zalimlerden mazlumu Ezilmekten korudu... (Başkurt Türkleri Bikyen Mergen Batur Destanı) *** Gözü güzel iyi halkım Yakasız elbise olmaz Adaletsiz halk olmaz Attan yaya yürümeyin Atın güzeline binin Elbiseden çıplak yaşamayın Elbisenin güzelini giyin… (Hakas Türkleri Altın Çüs Destanı) *** “Halkımın içinde fakir kalmasın Zulüm gören fakire hayvan paylaştırıp verin Giyimi olmayan baldırı çıplaklar Altın gümüş alsınlar, Pazara gitsinler
Resim
  Yaş ilerledikçe insanın başı; gürültüyü, patırtıyı, tartışmayı kaldırmıyor. Bu yüzden (iftiracı, yalancı, düzenbaz, sahtekar, iki yüzlü, çıkarcı, yalaka, sömürgen) insanlardan ve dahi kalabalıklardan, gözden uzak yaşamak benim için en doğrusu.  Bu nedenle; sosyal biri değilim. Tabiatım ve kişiliğim böyle. Tanıyanlar tanır. Hatta bu konu ile ilgili ciddi derecede psikolojik rahatsızlığım dahi mevcut. Yaban'ım. İçinde yaşadığım çağâ uyumsuz bir yabancıyım. Bilgi darağacığım kapsamında; okuduklarımı, binbir emekle araştırıp, öğrendiklerimi ve düşüncelerimi söz uçar yazı kalır misali karşılıksız, beklentisiz kaynaklarıyla; zayi olmasın, yitip gitmesin diye (asosyallikten uzaklaşarak mizacıma aykırı bir şekilde kendimi zorlayarak) paylaşıyorum.  Bu benim içinde yaşadığım Türk toplumuna karşı sorumluluğum, (büyüklerim öyle dedi) kök Atalardan gelen emaneti sahibine (Türk Ulusuna) teslim etmek; benim için vicdanı bir borç, bir yükümlülük.  Emaneti öz mirası bilenler okusunlar, aldıklar
Resim
  İSKİT SAKA TÜRKLERİNİN BİR KOLU: AŞKENAZLAR (MUSEVİ İSKİTLER) M.Ö. XIX-XX Yüzyıllar arasında İskit/Saka Türkleri ismi öz Türkçe olan Tanay Kağan öncülüğünde Kuzey Kafkasyadan Güneye inerek yaptığı akınlarla bugünkü Türkiye (Anadolu, Trakya), Suriye, Mısır ve Filistin'in bir bölümünü fethetmiş, bölgede egemenlik kurmuştur. Romalı Tarihçi Marcus Junianus Justinus Tarih kitabında konuyu şu şekilde anlatmaktadır:  ( I, 6);  "Doğrudur, çok eski zamanlarda Mısır kralı Vezosis (Sesostris) ve Skythia kralı Tanay (Tanaus) varmiş: onlardan birincisi sefer düzenleyerek, Pontus'a kadar gelmiş, diğeri ise Mısıra kadar gitmiştir." [2.1] İskitlerin çok büyük ve görkemli olan eylemlerini anlatırken kökenlerinden başlamalıyız; 2 çünkü imparatorluklarından daha az ünlü olmayan bir yükselişleri vardı; ne de kadınlarının cesur eylemlerinden çok erkeklerinin yönetimiyle ünlüydüler. 3 Erkekler Partlar ve Baktriyalıların kurucuları olduklarından , kadınlar Amazon krallığına yerleştiler
Resim
  -Aşığın Derdi- Sorarım yıldıza, aya Ararken gözlerim seni Benim gibi bir sevdaya Düşen gördüm bir de beni Ne zaman ki, insanoğlu;  Azar, garib elden yolu, Benim gibi gözler dolu, Yaşla selamlar Vatanı Bence, derdin en yamanı; Yitirmek, dert anlayanı  Her yetene sordum hani? Göster, bir dert anlayanı? Ah! Ey güzel elim, günüm, Düşse sana bir de yönüm Tanrım, olsun en son günüm Göster bana, "can" diyeni Ayrı düştüm ben yurdumla Giden bulut, gitme, dinle! Ağla bana öz dilimle, Türk aşığı söyleyeni Aşığın bir el (yurt) derdi var Eller okur, eller yazar Ben düzerim, zaman bozar Göz götürmez bu gülşeni Azerbaycan Türkçesi ile: “Aşiqin dərdi” Soraraq yıldıza, Aya, Ararkən gözlərim səni; Bənim kimi bir sevdaya Düşən gördüm bir də bəni! Nə zaman ki, insan oğlu Azar qərib eldən yolu; Bənim kibi gözlər dolu Yaşla salamlar Vətəni! Bəncə, dərdin ən yamanı İtirmək dərd anlayanı! Hər yetənə sordum hanı, Göstər bir dərd anlayanı?! Ah, ey gözəl elim, günüm, Düşsə sənə bir də yönüm?! Tanrım,
Resim
  Eski bir gelenektir;  Ozanlar, türküleriyle Şairler, şiirleriyle  Savaşçılar, yiğitlikleriyle İnsanlar, iyilikleriyle anılır... Fatih Mehmet Yiğit