Her tâc giyen çulsuzu Edhem mi sanırsın?
Günümüz Türkçesi ile:
Her dokunulmazlığı olanı Allah'a yakın mı sanıyorsun?
Her taç giyen soysuzu Kral mı sanıyorsun?
Dehri arasan binde bir âdem bulamazsın,
Âdem görünen harları âdem mi sanırsın?
Günümüz Türkçesi ile:
Dünyayı arasan binde bir insan bulamazsın,
İnsan görünümündeki eşekleri insan mı sanıyorsun?
Çok mukbili gördüm ki güler, içi kan ağlar,
Handân görünen herkesi hurrem mi sanırsın?
Günümüz Türkçesi ile:
Çok mübârek insan gördüm ki güler, içi kan ağlar,
Güler görünen herkesi mutlu mu sanıyorsun?
Bil illeti, kıl sonra müdâvâta tasaddî,
Her merhemi her yâreye merhem mi sanırsın?
Günümüz Türkçesi ile:
Önce hastalığın ne olduğunu bil, sonra tedaviye başla,
Her merhemi her yaraya merhem olur mu sanıyorsun?
Kibre ne sebeb? Yoksa vezîrim diye gerçek,
Sen kendini düstûr-ı mükerrem mi sanırsın?
Günümüz Türkçesi ile:
Kibire ne gerek var? Yoksa yöneticiyim diye gerçekten
Sen kendini nizamın sahibi mi sanıyorsun?
Ey müftehir-i devlet-i yek-rûze-i dünyâ,
Dünyâ sana mahsûs u müsellem mi sanırsın?
Günümüz Türkçesi ile:
Ey dünyanın geçici nimet ve devletiyle iftihâr eden,
Dünyanın sana ayrılmış olduğunu ve teslim edildiğini mi sanıyorsun?
Hâlî ne zaman kaldı cihân ehl-i tama’dan,
Sen zâtını bu âleme elzem mi sanırsın?
Günümüz Türkçesi ile:
Bu dünya ne zaman açgözlülerden yoksun kaldı,
Sen kendini bu dünyaya çok gerekl mi sanıyorsun?
En ummadığın keşf eder esrâr-ı derûnun,
Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın?
Günümüz Türkçesi ile:
En ummadığın senin içyüzünü keşfeder,
Sen herkesi kör, halkı sersem mi sanıyorsun?
Bir gün gelecek sen de perîşân olacaksın,
Ey gonca bu cem’iyyeti her-dem mi sanırsın?
Günümüz Türkçesi ile:
Bir gün gelecek sen de perişan olacaksın,
Ey gonca bu topluluk hep böyle [yanında] olacak mı sanıyorsun?
Nâ-merd olayım çarha eğer minnet edersem,
Cevrinle senin ben keder etsem mi sanırsın?
Günümüz Türkçesi ile:
Korkak olayım eğer bu çarka (döngüye) minnet edersem,
Senin zulmünden kederlendiğimi mi sanıyorsun?
Allah’a tevekkül edenin yâveri Hak’dır,
Nâ-şâd gönül bir gün olur şâd olacakdır.
Günümüz Türkçesi ile:
Allah'a güvenenin yardımcısı Allah'tır,
Hüzünlü olan gönül bir gün gelecek bahtiyâr (mutlu) olacaktır.
Ziya Paşa
(1825 - 1880)
Birkaç kuruşu mürtekibin cây-ı kürektir
(Açıklaması: Yüksek ve şerefli mevkilerdeki güçlerine güvenip milyonları çalanlar başı dik, alnı açık dolanırken; birkaç kuruş çalan hırsız kürek cezasına çarptırılır.)
...
Bed-asla necâbet mi verir hiç üniforma
Zer-dûz palan vursan da eşek yine eşektir
(Açıklaması: Kötü yaradılışlı birine üniforma ya da gösterişli, pahalı giysiler soyluluk verir mi hiç; eşeğe altın işlemeli semer vursan da eşek yine eşektir.)
...
Cahil geziyor zevrak-ı ikbal-i safada
Arif yüzüyor merkez-i girdab-î belâda.
...
Ne günlere kaldık ey Gâzi Hünkâr,
Katır mühürdâr oldu, eşek defterdâr!
ZİYA PAŞA
Her gördüğün ata sakın deme binektir.
Sırrını verme dostuna,bazıları gevşektir.
Eşeğe altın semer de vursan da;
Eşek yine aynı eşektir.
***
Bilmem ki dünyanın düzeninin gereği midir
Hayatta hep cahiller saadet içindedir
***
Her kim ki zulüm ederse
Bu itibarsız dünyada
Zamaneye ibret olacağım diye
Hayal kurmasın asla
***
Kalkın Ey Ehli Vatan Dediler, Kalktık;
Herkes Oturdu Biz Ayakta Kaldık.
***
Dehri arasan binde bir âdem bulamazsın,
Âdem görünen harları âdem mi sanırsın?
————————————————————————
Dünyayı arasan binde bir insan bulamazsın,
İnsan görünen eşekleri insan mı sanırsın?
***
Ne günlere kaldık ey Gazi Hünkar;
Katır mühürdar oldu, eşek defterdar!
***
Pek rengine aldanma felek eski felekdir,
Zîrâ feleğin meşreb-i nâ-sâzı dönekdir.
Bed-asla necâbet mi verir hiç üniforma?
Zer-dûz pâlân ursan eşek yine eşekdir.
----------------------------------------------
Dünyanın rengine pek aldanma, dünya yine eski dünyadır,
Çünkü dünyanın uygunsuz tabiatı dönektir.
Özü kötü olan insanlara hiç giydiği üniforma soyluluk verir mi?
Altından yapılmış semer vursan eşek yine eşektir.
***
Yoksa dünyada nasib olmayacak mı bilmem
Bize nev-i beşerin hakkı olan Hürriyet
***
İnsana sadakat yaraşır görsede ikrah
Yardımcısıdır doğruların Hazret-i Allah
***
Bu dünyada
Elde ettiğin ne var, hiç
Bu âlemde beklemeye
Değer ne var, hiç...
Dar ayakkabı giymektense
Çıplak ayakla yürümek daha iyidir...
(Ona buna mihnet etmektense, Onuruyla, kimseye muhtaç olmadan yoksul yaşamak daha iyidir.)
***
"Bir katre içen çeşme-i pür-hûn-ı fenâdan,
Başın alamaz bir dahî bârân-ı belâdan."
Açıklaması:
Yokluk kanıyla dolu çeşmeden bir damla içen,
Kurtulamaz bir daha belâ yağmurundan
***
Sonsuz yıldız ile doludur gökyüzü,
Kıyaslanırsa zerre değildir yeryüzü.
***
Eşek alim olmaz taş taşımakla tekkeye,
Adam insan olmaz gitmek ile mekkeye.
Erbab-ı kemali çekemez nakıs olanlar,
Rencide olur dide-i huffaş ziyadan.
Kem asla necabet mi verir hiç üniforma,
Zerduştü palan giyse eşek yine eşektir.
Ehli keyfe keyif verir kahvenin kaynaması,
Eşşeği yoldan çıkarır sıpanın oynaması.
İdrak-i meali bu küçük akla gerekmez,
Zira bu terazi bu kadar sıkleti çekmez.
Ainesi işidir kişinin la’fa bakılmaz,
Kişinin görünür rütbe-i aklı eserinde.
***
Her gün zulümler etmekte dünya
Her an özgür birini gama rehin vermekte
Bu memleket, hoş bir gelindir, ancak
Her gün bir başka damadı kucaklar
***
Anladığım kadarıyla bu dünya hilekar dünyadır, Güzel görünür yüzü ama yamandır.
***
Allah’a tevekkül edenin yaveri Haktır
Nâşad gönül bir gün olur şâd olacaktır.
***
Zannetmeyin ki; ben Amasya ‘da PaşaIık yaptım;
Gördüğüm yetimIeri babaIık yaptım.
***
Ya dünyaya muradımıza ermek için adım atarız
Ya da mertlik için, erkekçe baş koyarız
***
Yıldızlar için dönüşten sonra da yörünge vardır
Güneşin batışından sonra doğuşu vardır...
Ziya Paşa
Yorumlar
Yorum Gönder