EJDERHA VE ZAMAN

Türk Kozmolojisinde; "ULU (Ejder)" Ulu Tanrının tüm evreni (Kozmosu) kuşatmasını, uzay-zaman döngüsünü, mevsimlerin dönüşümünü, gücü, ruhların ve dileklerin Tanrı katına ulaşmasını, yaşam, ölüm ve doğumu, ifade eder. Bu nedenle Türk Kültür ve Eserlerinde, Halı ve kilimlerde ULU (EJDER); "Tanrıdan Kut almak, Zamanın iyi geçmesi, baht, talih, uğur, uzun ömür, güç, sağlıklı ve mutlu yaşam, esenlik dilemek" anlamlarında dilek amaçlı sembol olarak kullanılmıştır. 


"Ejderha" Mitolojide; herşeyi yutan ve öğüten, güç ve kuvvet yetirilemeyen bir varlık olarak tasvir edilir ve bu özelliğinden ötürü daima zamanla ilişkilendirilir. Zira, Fizik Biliminde Termodinamiğin ikinci yasası sayılan "Entropi" gereği; herşey zamanla yok olmaya, bozulmaya tabiri caizse ölmeye mahkumdur. Bu sebeple olmalıdır ki: Gök-Türk Kağanlığına ait kitabede: "Zamanı, Tanrı yasar (Zamana Tanrı hükmeder, düzenler anlamında). Kişioğlu hep ölmek için yaratılmıştır." İfadesi yazılıdır. 

Hatta Anadoluda bir Türk Atasözü vardır:

Tanrı görür, kimse görmez

Herkes ölür, Tanrı ölmez diye


Eski Türk kültür ve sembolizminde; "Ejder" zamanı ve onun karşıkoyulmazlığını gücünü sembolize etmesi sebebiyle "Ejder" Türk Kozmolojisinde;  Ulu Tanrının tüm evreni (Kozmosu) ve zamanı kuşatmasını, uzay-zaman döngüsünü, mevsimlerin dönüşümünü, gücü, ruhların ve dileklerin Tanrı katına ulaşmasını, yaşam, ölüm ve doğumu, Tanrı ile kurulan iletişimi ifade eden bir sembol olarak kullanılmıştır. 


Türkçemizde "Evren" sözcüğüde bu anlayıştan dolayı Evrilmekte olan Uzay-Zaman döngüsünü ifade açısından "Evren" olarak nitelendirilmiştir.


Nitekim Türk Ahilik/Akılık Teşkilatının kurucusu Nasreddin Nahmud, kerametlerinde Ejderha donuna (kılığına) girmesi nedeniyle Ahi Evren/Evran (Büyük Ejderha) ünvanı ile anılması Ejderhanın Türkçe Evren/Evran ismi ile söylenmesine tarihi bir örnektir. 

Daha önce açıkladığımız üzere Evren sözcüğü Türkçe kökenli olup Gök-Türk yazıtlarında "egir/evir" sözcüğü çevirmek kuşatmak anlamında  geçmektedir. 

Kaşgarlı Mahmud tarafından kaleme alınan Divanı Lügatit Türk adlı Türkçe sözlükte ise  "evir" sözcüğü: 

ewrülmek yönelinen yerden çevrilmek. ewşükgen tewürgen: her zaman evirip çeviren, güç işleri başaran. ewürgen tewürgen her zaman evirip çevìren. ewürmek: çevirmek, evirmek, döndürmek, altını üstüne getirmek. Anlamında kullanılmıştır.

Yine Eski Uygur Türkçesinde de evir ve evirmek sözcükleri:

ävir: Daire, çevre, muhit, ölçü. ävirmäk: Evirmek, çevirmek. ävriş: Dönme, dolaşma, çevrilme, iş güç, hal, hareket, meşgale. ävrişmäk: Bir işle meşgul olmak. avürmāk: Evirmek, işlemek, çevirmek anlamında kullanmıştır. (Eski Uygur Türkçesi Sözlüğü, A.Cağferoğlu TDK Yayınları 1968/Sayı:260) Anlamlarına gelmektedir.

Devir, Devran sözcükleri köken itibariyle ile eski Türkçeden Arapçaya geçen sözcüklerden olup evrilen, evrilmekte olan, çeviren, çevreleyen ihata eden, kuşatan, egemen olan zaman/çağ anlamına gelmektedir. Yine latinceden İngilizce başta olmak üzere birçok dile geçen Latince universus, ingilizce Universal (Türkçe Evrensel) sözcüğü de Türkçe kökenli olup yukarıda açıkladığımız üzere Evirmek sözcüğünden Evreni ifade eden sözcüğe dönüşmüş Türkçeden yabancı dillere geçmiştir.




Günümüz Astrofizik Bilimine göre bundan 13.5 milyar yıl önce Big-Bang Büyük patlama ile  evren oluşmaya başlamıs Evrenle birlikte Evrenin hareket ve döngüsune bağlı olarak  zamanda başlamış kütle çekim (hareket)ilişkisi içerisinde zamanda varlığını devam ettirmektedir. Zira günümüzdeki göreceli zaman (izafiyet) teorisi de bunu ifade eder.




İskit Saka Türklerinden itibaren "Ejderha" sembolü erken dönem Proto-Türk sanat eserlerinde "Tanrıdan Kut almak, Zamanın iyi geçmesi, baht, talih, uğur, uzun ömür, güç, sağlıklı ve mutlu yaşam, esenlik dilemek" anlamlarında kullanılmıştır.  











Perslerin Şehname eserinde büyük Turan Türk Hükümdarı Efrasiyab Alp Er Tunganın ordusu Erkek Ejder olarak tasvir edilir. 

Çin kayıtlarında ise; Hunların 5. Ayda ziyaret ettikleri kutsal ayin yaptıkları şehrin adının Ejderin Şehri (Lung-ch’eng) olarak anıldığı ifade edilmektedir. (Ma-ch’ang-shou, a.g.e, s. 24.) Yine Ejderha zamanla ilişkilendirildiğinden Türk Mitolojisinde Ejderha ile savaşan kahramanlar; zamana hükmeden kötülüğünü yenmiş kabul edilir.  Hun dönemine ait Kağan tacının çemberinde yeralan çift-kurt ejder sembolü.


Türk-İslam Düşünürü Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri Marifetname adlı eserinde arşı azamdan (Evren/Kozmos) bahsederken arşı çevirmiş başını kuyruğu üzerine koymuş başı beyaz inciden vücudu sarı altından gözleri kırmızı yakuttan yaratılmış,ağzını açtığında gök ve yeri bir lokmada yutcak kadar büyüklükte ve yüzbin kanadı olan her püskülü yanında bir melek bulunan ve sürekli Allah’ı tesbih eden büyük bir yılandan (Ejderhadan) bahseder. Aynı benzetmeyi 15.YY’da yaşamış ve Anadoluda Astroloji sahasında ilk yazılan Şemsiyye adlı eserin yazarı Türk-İslam Düşünürü Ahmed-i Bican Yazıcıoğlu Envar-ül Aşıkin adlı eserindede yapmaktadır. Aslında bu bahis makro ölçekteki evrenin yani kozmosun döngüsel bir hareketle evrilmesi bu görselliğinde gök ejder fügürü ile sembolize edilmesinden başka bir şey değildir. Ejder motifi Türklerde bir nevi göksel gücün sembolü olmuştur. 


Türk Bilge Eren Yunus Emre ise şu dizelerle bunu ifade etmiştir: 

"Bu dünya bir evrendir âdemleri yuducu, 

Bize dahi gelüben yuda doyuna bir gün."


Nitekim Türk Bilge Yusuf Has Hacip Kutatgu Bilig’de:

"yarattı kör, evren tuçi evrülür. anıng birle tezginç yine tezginir "

"yarattığı evren durmadan döner, onunla birlikte zaman da döner" 

Demek suretiyle Ejderha misali evrenin evrildiğini anlatmaktadır.  

Yine Eski Türk kültür ve sembolizminde 12 Hayvanlı Türk Takvimindeki Ejderha (Büke, Büyük Yılan) (K)Gök (U)lu veya (U)Luu olarak geçer. 

Türklerin, Tanrıya yakarışta bulunurken Ulu Tanrı Alkışını (duasını) kullanmasının nedeni Ulu Tanrının  Yüce olması, tüm zamanlara hükmetmesi egemen olması nedeniyledir.Gök-Türk Kağanlığına ait Kültegin kitabesinde: "Zamanı, Tanrı yaşar. Kişioğlu hep ölmek için yaratılmıştır." Sözü de Ulu Tanrı'nın zamana egemen  (Öd Tengri) olmasını ifade eder.

Türk kültür ve sembolizminde kullanılan Çift Kurt-Ejder sembolü ise; uzay-zaman döngüsü ve herseyin zıddı ile varolduğu düsüncesinden hareketle; Ying Yangı yani yaruk (aydınlık) ve karanlığı, madde ve anti maddeyi, zaman döngüsünü dualiteyi sembolize etmektedir.







Uygur Türklerine ait Turfan yazıtlarında bu döngü şu sözlerle açıklanmaktadır:

“Bu yırtınçuda üstün tengri yaruk titir, altın yagız yir kararıg titir. Ay tengri kararıg titir. Er yaruk titir, tişi kararug titir. Bu yirli-tengrili, tişili irkekli bir gerü kavışıp kamag tınglı-tınsızlı, iki türlü ed togar belgürer… Künli aylı karışu-kavışu yorıyor. Ötrü yayı, kışlı, tört od bolur. Tört öd içite yana ikirer öd adrılur, sekiz yangı kün bolur.” 

(Bang vd., “Türkishe Turfan Texte” 6. satır, 318 vd.)

“Bu kâinatta, üstteki gök parlaktır, altta yağız yer karanlıktır. Güneş tanrısı parlaktır, ay tanrısı karanlıktır. Ateş parlaktır, su karanlıktır. Er parlaktır, dişi karanlıktır. Bu yerli-göklü, dişili erkekli (ilkeler) kavuşursa, bütün canlı ve cansız, iki türlü varlık doğar, belirir… Güneş ve ay karışıp, kavuşarak yol almaktadır. Bundan ötürü, yazlı-kışlı dört mevsim olur. Dört mevsim içinde (her mevsim) yine ikişer zamana ayrılıp sekiz “yeni gün” doğar”. (Konu ile ilgili Türkoloji Makalelerim kitabımdaki ESKİ TÜRK GÖK TANRI İNANÇ SİSTEMİNDE  AK VE KARA (YİNG/YANG) İLE ULU VE EVREN KAVRAMLARININ ETİMOLOJİK KÖKENİ 

AK VE KARA ŞAMANLIK İLE TÜRK KOZMOLOJİSİ VE KÜLTÜRÜNDE  ÇİFT KURT EJDER SEMBOLÜ adlı makalemde detaylı bilgi mevcuttur.)

Bu sebeptendir ki; Türk Kültür Sembolizminde "Çift Kurt-Ejder" sembolü dualite ile birlikte zamanlara ve mekanlara egemen olan (hükmeden), meydan okuyan güç anlamına gelmektedir.










Bu nedenle; Gök-Türk ve Uygur Kağanlığına ait kitabelerin (Bengü Taş Bitiklerin) Taç kısmında ve Türk Mimari ve Sanat eserlerinde; Çift Kurt-Ejder sembolü zamanlara ve mekanlara egemen olan (hükmeden), meydan okuyan anlamında sıklıkla kullanılmıştır. İskit Saka, Hun ve Gök-Türklerde Tork adı verilen boyunluk takılarının uçlarında ve Hun Taçlarında Çift-Kurt Ejder sembolü bulunmaktadır.

2023 yılında Doğu Kazakistan'da Batı Göktürk dönemine ait Kurgan ve tören alanında bulunan eşyalardan üzerinde Gök-Türk yöneticisini betimleyen kabartma kemer tokasında Kağanın başından sağ ve soluna uzanan çift ejder sembolü bulunan kemer tokası 

Türkolog: Fatih Mehmet Yiğit 

TÜRK MİTOLOJİSİ 



 


Tengri qanım igi ütiken bunim yoq...

(Kağanım/Sahibim/Efendim olan) Tanrım! 

İyi (güzel yurdum) Ötüken! 

Kaygım,üzüntüm yok artık!...

...

...

Kök yaruq

Gök Aydınlık (Tanrı katı olan Cennet yurdu aydınlıktır)

Tenrim sen igi

Tanrım, sen iyisin (uçmağına/cennetine kabul edersin, merhametlisin/cömertsin anlamında)

...

Öt qulu yiş/yaş

Yaş, zamanın kölesidir.

(İnsan yaşamı/ömrü, zamana mahkumdur. Ebedi/sonsuz değildir, her canlı ölümlüdür. Anlamında)

...

Moğolistan Orhun Del Uul 

Bengü Bitik Taş

(Türkçe yazıttan bir kesit)

Okuma ve açıklama: Fatih Mehmet Yiğit











Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar